11.06.2097Haziran ayının on birinde tüm ülkeyi değiştirecek bir seçim yapılmıştı.Seçimi kazanan kişi cumhurbaşkanı olarak ülkeyi yönetir ve bu cumhurbaşkanı din adı altına sığınarak çoğu yasayı yürürlükten kaldırır ve çoğu kişinin hayattan soğumasına neden olmuştur ve bu hayattan soğuyan kişilerin çoğunluğu kadındır.Kısa sürede bu ülkede kadınların tüm hakları ellerinden alınır,kadınlar değersiz varlıklar olarak görülür, hayvan muamelesi görürler.Artık bu ülkede kadınların tek görevleri eşlerine hizmet etmek olarak görülür,kadınlara bir çöpmüş gibi davranırlar ve bunu yapan herkesin ' en medeni ülke ' dediği ülkedir, bu ülke dış taraftan kusursuz ve mükemmel bir ülke olarak görülür fakat iç tarafı kararmış,çürümüş ve yobazlaşmış bir ülkedir.Bu ülkeyi sadece bir adam cehenneme çevirmiştir fakat bu adamın ülkeyi cehenneme çevirmesinin tek nedeni halkın, koyunun ecelini beklerken sessizleşmesi gibi sessizleşmesidir,ülkenin halkı üç maymun hareketini yapar.GÖRMEDİK,DUYMADIK,BİLMİYORUZ.HERKES GÖRDÜ,HERKES DUYDU,HERKES BİLİYOR,fakat görmemezlikten geliyorlar,duymamazlıktan geliyorlar,bilmemezlikten geliyorlar.Yasalara karşı gelen kadınları bir hayvan gibi avlıyorlardı ve hiç bir ceza almıyorlardı çünkü bunu bizzat cumhurbaşkanı emretmişti,bu emri, öpüp başlarının üstüne koyan cumhurbaşkanları vermişti.Kadınlar avlanırken cumhurbaşkanı bu avı keyifle seyrediyordu fakat kadının yanlışlıkla erkeğin canını yakması bile bir kadının ölüm emrinin verilmesine yeterli oluyordu.Biz orta çağda değildik fakat insanlar orta çağdan kalma idi,gerçi bunlar orta çağ insanlarını bile geçmişti bunlar insan kılığına girmiş canavarlar idi.Kadınlara böyle davranılmasını protesto eden ve isyanı ateşleyen ilk kadındı Victoria Anderson.